Iğdır’da Hava Kirliliğinin Sebepleri ve Tehlikeleri!
Iğdır Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden Doç. Dr. Aysun Altıkat, Iğdır’da hava kirliliğinin temel nedeninin Aralık ilçesindeki rüzgar erozyonu sahası olduğunu belirtti. Kışın batıdan esen rüzgarın, kirli havayı alıp Türkiye’nin çatısı Ağrı Dağı’na çarptıktan sonra tekrar şehre döndüğünü vurgulayan Altıkat, yazın ise doğudan esen rüzgarın Aralık ilçesindeki kirliliği şehre taşıdığına dikkat çekti. Bu durumun, Iğdır için ciddi bir hava kirliliği problemine yol açtığını ifade eden Altıkat, rüzgar erozyonu ile mücadelede sürdürülebilir ve yüksek bütçeli projelere ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Doç. Dr. Altıkat, hava kirliliğinin pek çok hastalığın temel sebebi olduğunu belirtirken, Dünya Sağlık Örgütü’nün PM2,5’u kanser riski olarak tanımladığını söyledi. PM10 ve PM2,5 partikülleriyle ilişkili hastalıkların önemli riskler taşıdığını ifade eden Altıkat, Iğdır’ın hava kirliliği sorununun ciddiyetine dikkat çekti. Erozyonla mücadelede acil eylem planları yapılması gerektiğini belirten Altıkat, sınır ötesi iş birliklerinin önemine vurgu yaptı.
Altıkat ayrıca, Ermenistan’ın sınıra yakın Metzamor Nükleer Santrali’nin Iğdır’daki hava kirliliği üzerindeki etkilerine değindi. Santralin eski teknolojisine ve deprem bölgesinde olmasına dikkat çeken Altıkat, olası bir kaza durumunda Türkiye’ye etkisinin Çernobil’den daha büyük olabileceğini vurguladı. Bölge halkının ve ülkenin genel sağlığının riske girmemesi adına santralin kapatılması gerektiğini belirtti.
Iğdır’ın hava kirliliği konusunda Avrupa’nın en kötü kentlerinden biri olduğunu ifade eden Altıkat, şehrin bu durumuyla ilgili çarpıcı veriler paylaştı. Herkesin temiz hava solumaya hakkı olduğunu savunan Altıkat, hava kirliliği konusundaki farkındalığı artırmak adına önlemlerin alınması gerektiğine vurgu yaptı.
Özkan AYDIN/ IĞDIR,